Twitter Soru-Cevap bölümümüzde sevgili ZuhalElif’in bir sorusu var.
NOT: DerinDunya (@www_DerinDunya) ve Ahmet Yozgat’ın (@a_yozgat) Twitter hesaplarından derlenmiştir.
Bizi takip etmeyi unutmayınız:
Facebook: http://t.co/gO0AjoRHR8
Google+:http://t.co/fvh6Qc64gO
Youtube:http://t.co/DFBitT226T— Ahmet Yozgat (@AhmetyozgatDD) October 9, 2015
- Kardeşlerimden ZuhalEliph bir soruyla katılıyor Twitmakale dizimize:
- “Sevgili Ahmet Abi… ABD Başkan Yardımcısının Ankara ziyaretinin arka planını merak ediyorum.
- Bıden’in gelişinin, Fetö’nün iadesiyle ilgili olduğu iddia ediliyor.
- Bu iş, Başkan Yardımcısı titrine az gelmez mi?
- Gelir diyorsan açıkla arka planını…
- Açıkla da bizi merakta koyma be abiciim!
- Şunu da ekleyeyim unutmayın ha:
- Fetö Darbe Girişiminin ardında, Vaşington ve Berlin’in oluşturduğu “ALMOAMERİKANO CO ya da Gmhı” olduğuna işaret etmiştiniz.”
- Sevgili ZuhalEliph, zamanlaması harika bir soru sormuşsunuz, tebrikler!
- Bu nedenle şahsım ve derindünya takipçileri adına kutluyorum seni.
- Sevgili Zuhal senin de dediğin gibi bu gelişin görünen yüzü Feto’nun iadesi olarak yansımakta…
- Ancak Amerikan Başkanı Yardımcısı için Feto’nun iadesi meselesi, küçük kalır.
- İşin arkasında, başka bir iş var elbette.
- Bu gelişte Feto’da meselesi de konuşulacak konulardan biri sayılır.
- Lakin ana mesele değil…
- Ana mesele, son cümlende sözünü ettiğin AlmoAmerikano ortaklığının yeni hamlesi olarak işaretlenebilir.
- Sözün burasında geriye dönelim.
- Ve kısa bir özet yapalım istiyoruz.
- Biz, yaptığımız yorumlarda, darbe girişiminin arkasında Almanya ve Amerika’nın bulunduğunu duyurmuştuk.
- Ve bu girişimin mevzubahis Töton iklisinin, Varşova’da “Yenidünya Ordusu Olarak Kurdukları NEONATO Oluşumu”nun Ilk hamlesi demiştik.
- Hemen ekleyelim: Bu hamleyi, bizim dışımızda neredeyse dünyanın tamamı biliyormuş.
- Ve darbenin yüzde yüz başarılı olacağı üzerine yapılmış bütün planlar.
- Hatırlarsanız; bu planlardan birinin de Rusya’nın planı olduğunu açıklamıştık.
- Rusya, darbe planını kendi lehine döndürmek çabası içerisindeyken devreye, o akşam, Amerikan Dışişleri Bakanı girmişti.
- Bakan Kerry’nin Mokova’ya sunduğu öneri, darbenin ortağı olan ve Rusya’nın A.Dugin aracılığıyla ve Avrasya balıyla ayartığı bir kısım Ergenekoncuların geri çekilmesi şeklinde tezahür etti.
- Ve darbe, yarım doğdu.
- Bu erken doğan çocuğun boğulması, çok kolay oldu bizim açımızdan.
- Buna karşılık, Amerika’nın Putin’e ödeyeceği bedel, vereceği destek Almanya’ya karşı Rusya’yı arkalayacağı şeklindeydi.
- Ve böylece Almanya’nın NeoNato tarafından, Ukrayna yoluyla Rusya’yı vurması önlenecekti.
- Dışişleri Bakanı Kerry’nin Moskova’da yaptığı bu hamle ne Rusya’nın kara kaşı ve ne de Türkiye’nin kara gözü içindi.
- Tamamen yaklaşan seçimlerin arefesinde ABD iç politikasına dönük bir durumdu.
- Ve Kerry’nin temsil ettiği taraf, bu oyununda başarılı oldu.
- (Amerikan dış politikası ile ilgili olarak işaret ettiğimiz bu durumu, daha sonra bir başka şekilde izah edeceğiz; inşallah.
- Bu itibarla şimdilik geçiyoruz.)
- Devam edelim ve hemen söyleyelim:
- Putin ve Kerry’nin hamlesiyle değil ama halkımızın cesaretiyle darbe girişimi başlamadan bitirildi.
- Dolayısıyla AlmaAmerikano ortaklığı ilk muharebesinde büyük bir yenilgi aldı. Bu yenilgi ortaklığı şaşırttığı kadar, tüm dünyayı da hayretler içerisinde bırakmaya yetti.
- Şaşıranlardan biri de elbette Rusya’nın kendisiydi.
- Zira dünyanın ve insanlığın geldiği bu “Faydacı/Pragmatist Ruh Yapısı” içerisinde, Sn. Cumhurbaşkanımızın deyimiyle “İmanlı Çılgın Türkler”in çıkmasının yeri yoktu.
- Zira insanlık öyle kurgulanageliyordu.
- Bu sebeple dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir millet, böylesine “Çılgın” bir unsur çıkartamazdı.
- İşte, tüm ülkeleri sarsan şaşkınlığı nedeni buydu.
- Dünyada meydana gelen bu şaşkınlık aynı zamanda “İmanlı Çılgın Türkler”in memleketi Türkiye’ye de “LİG” atlattı.
- Ve Sn. Erdoğan’ın Petersburg ziyaretiyle ilgili olarak yaptığımız yorumda da sözünü ettiğimiz gibi Türkiye imparatorlar ligine çıktı.
- Çok şükür! Şu anda, bu ligin en başına oynuyor.
- Dün yayınladığımız Twetmakalemizde nasıl atmıştık başlığı? “Türkiye Oyun Kuruyor” mu demiştik?
- Fakat bu oyun, Rusya’nın Avrasyası periferisinde değil, Türkiye’nin ANA-Avrasya modelinde olabilirdi ancak.
- Yani ANAdolu ekseninde bir Avrasya’dan söz ediyoruz.
- Son birkaç günde olan bitenler, bizi haklı çıkardı; şükür!
- Olan biten her şey, A.Dugin’in Çar Deli Petro’dan ithal ettiği Avrasya’sının, Türkün ezeli kızılelması sayılabilecek ANA-Avrasya haline evrilmesinin en somut delili olarak karşımıza çıktı.
- Nice zamandan beri, “Hindistan Hindistan…” deyip duruyorduk. “Hint kıtası olmadan olmaz!
- (Nasıl bir Hint kıtası? Onu da başka bir çalışmada izah ederiz inşallah.)
- Neyse Efendim! Neticede, Türkiye Dışişleri Bakanı’nı Hindistan’a gönderildi.
- Ve Hindistan’a, ANA-Avrasya etrafında şekillenen YeniDünya Kutbu’na dahil olması önerildi.
- Hindistan, hemen dahil oldu.
- Nereden mi anlıyoruz?
- Türk Dışişleri Bakanı henüz, Ankara’ya inmeden; Hindistan Cumhurbaşkanı Suriye’ye gitti de ondan.
- Hint Cumhurbaşkanı, Şam’da Esed’le görüştü.
- Bu görüşme, Esed’in Türkiye’nin öngördüğü “Yeni Kutup” resmine adaptasyonunu sağlamak üzere yapılmıştı.
- Sonuç olumlu oldu.
- Zaten birkaç günden beri, Rus ve Rejim uçakları, PYD’yi vurmaya başlamışlardı.
- Bu aradaki mekik trafiği, Türkiye’nin senaryosunun kabulü için yapılmaktaydı.
- Tüm oyuncular, “Ankara Senaryosu”nda oynamaya “Evet!” demiş olmalı ki Türkiye, ilk hamilesini daha fazla geciktirmedi.
- Ve bu sabah itibariyle Türk uçakları, Suriye’yi bombalamaya başladı.
- Hem de Bıden havadayken. ABD Başkan yardımcısına soğuk duş etkisi yaptırmış olmalı.
- Ve Biden, yağmurda kalmış kedi gibi inmiş bulunuyor Esenboğa’ya.
- Elbette böylece Başkan Yardımcısıyla konuşulacak konuların en başına Suriye Operasyonu oturmuş oldu.
- Feto, Meto solda sıfır. Verilse de olur, verilmese de…
- Ankara Senaryosunda şimdi sıra kara ordusu operasyonunda. (Orduyla ilgili bir sıkıntı var. Sonra yazacağız onu da…)
- Yani “İMANLI ÇILGIN TÜRKLER”in 15 Temmuz Ruhu’nu Ortadoğu’ya taşıması var.
- Artık anlaşıldı ki Türkiye altında, bir oldubittiye asla meydan vermeyecek.
- Bundan tüm dünyanın haberi olsun. Gerekirse Çılgın Türkler, Ortadoğu’ya el koyacak.
- Böyle biline! Bu blöf değil. Hele ABD için hiç değil.
- Çünkü Amerikan Başkan Yardımcısı ve topyekün Amerika, bizi “KUNURİ” Harbinden tanır.
- Kunuri derken, Kore Savaşı’nın en büyük zaferinden söz ediyoruz.
- Ve dünya, o zaferi sadece Türklere borçludur dense yalan olmaz.
- zafer ki Güney Kore’yi Özgürlüğe, ABD’yi başarıya ulaştırmış; bizi de NATO’ya sokmuştu 1952’de.
- Ta o yıllardan beri, “Türkiye İnsan” mayasının üzerinde oynanan “Ruh Eritme” operasyonları, “Kunuri Ruhu”nu öldürdü zannediliyordu.
- Batı ve Doğu öyle sanmaktaydı.
- Hatta itiraf edelim, bizler de o kanıdaydık.
- Ancak o ruhun ölmediği 15 Temmuz gecesi ortaya çıktı.
- Hem de “Bin Kunuri” şiddetinde.
- İşte; herkes bilmekte ki mevzubahis bu ruh, değil Ortadoğu’ya, tüm dünyaya el koysa, kimsenin dur diyecek hali yok.
- Bunu herkes, o gece, tankın altına yatan o babayiğidin eylemiyle gördü ve biliyor
- gece, yıllar yıllar evvel… Çin’de Tienanman Meydanı’nında, tankın önüne dikilerek “Tankman” adını alan o Çinlinin yaptığı, bizim uşaklarca işten bile sayılmıyor.
- Bu ruhu, yeni bir “DubleNATO” kuran Amerika ve Almanya’da gördü.
- Nasıl ki ilk Nato Türklersiz olmadıysa, ikinci duble hali asla olmaz.
- İşte, bu sebeple kartalar yeniden karılıyor.
- Dünya Ankara’nın etrafında dönüyor.
- Zira böylesine sağlam ve güvenli bir ruhun sahibi olan “Tankmanlar Ülkesi”ni, hiç kimse elinden kaçırmak ve karşısına almak istemiyor.
- Bu nedenle Amerikan Başkan Yardımcısı, bugün Türkiye’de. Başka bir nedeni var mı?
- Olmaz mı; işte o nedenle Bıden, dün bu sütunlarda, Türkiye’nin kurduğunu haber verdiğimiz ANA-Avrasya oyununu bozmaya geliyor.
- Bir daha tekrar edelim: Mister Bıden,Türkiye’nin ANAavrasya etrafında kurduğu oyunu bozmaya geliyor…
- Peki nasıl bozacak?
- Kolay! Türkiye’nin dahil olduğu yeni ve bambaşka bir oyun, bambaşka bir ortaklık kurma niyetindeler.
- Elbette ANA+ALMOAMERİKO ortaklığından söz ediyoruz.
- İkiyüzlülüğü görüyor musunuz?
- Dememiz o ki dün, Türkiye’de darbe yaptıran Alman+Amerikan ortaklığı, bugün Türkiye’yi kendi ortaklığına davet etme niyetinde.
- Almanya, dünyaya karşı, yeni bir “ÜÇLÜ İTTİFAK” oluşturmak düşüncesiyle Amerikan Başkan Yardımcısını Ankara’ya gönderiyor.
- Bıden, Türkiye ile konunun ilk görüşmesini yapacak.
- (Unutmadan; Bıden, Kerry’nin karşısındaki AmerikanGrup’un adamı. Daha sonra izah edeceğiz.)
- Devamla: Bu görüşmeden alınan sonuca göre, çok yakın bir zamanda Türkiye’de bir Alman yetkisini görürseniz şaşmayın.
- Hatta Merkel’i dahi…
- Hem de koltuğunun altında, Türkiye’ye verilecek tavizler dosyaları olduğu halde.
- Burada duralım ve şimdi soralım: Türkiye AlmoAmeriko’nun bu teklifine ne demeli?
- Hemen söyleyelim: İlk önce, darbe ile ilgili olarak, aleyhteki tüm dökümanları önlerine koymalı.
- Onlara, suçüstü yakalandıklarını göstermeli.
- Ondan sonra da Türkiye’nin, kendi imzasından çıkmamış hiç bir senaryoda yer alamayacağı kesin bir dille belirtilmeli.
- Ve bununla beraber, eğer “AlmoAmeriko Derinleri,” teklif edilen ortaklığın senaryosunun oluşmasında Ankara’nın önemli bir pay sahibi olmasını kabul ederlerse düşünebileceğini söylemeli.
- Yani Türkiye, teklife ne hayır, ne de evet diyerek, meseleyi zaman yaymalı.
- Neden mi? Çünkü bu arada, Türkiye’nin, mutlaka yapması gereken bir husus, çözmesi gereken bir mesele olduğunu söylüyoruz.
- Bu husus, Yahudilerle ilgili bir vaziyet olarak, orada durmakta.
- Zira yukarıdan beri izaha çalıştığımız, dünyanın iki kutbu senaryoları, Yahudiler olmadan olmaz.
- Lanetlidir, manetlidir velakin Yahudiler, dünya havuzunda belirleyici katalizördür.
- Onlar olmadan olmaz.
- Çünkü dünyadaki her on liranın dokuz lirası onların kasasında yatmakta; kalan bir lirayı ise iki yüz devlet aralarında paylaşmaktalar.
- Sadece bu değil. Başka hususlar da bulunmakta.
- Hülasa; Türkiye’nin ne AnaAvrasya’nın oluşmasına ve ne de ana AlmoAmeriko ortaklığına evet demeden önce, Yahudilerle oturup konuşması şarttır.
- Şimdilerde bu konuşmanın masası kurulmuş durumda. Bu iyi bir haber…
- Türkiye, bu masadaki “Derin Görüşme”lerden çıkacak sonuçlara göre, nerede duracağına dair karar vermede çok zorlanmayacaktır.
- Türkiye’nin Yahudilerle ne görüşeceği konusuna gelince…
- hususu, daha sonraki bir çalışmaya bırakarak bu Tweetmakaleyi burada sonlandırıyoruz. Sevgili Zuhal Eliph, inşallah sorularına tatmin edici bir cevap vermişizdir.
- Efendim, son söz olarak, yine her zaman olduğu gibi diyoruz ki…
- “Her şeyin doğrusunu Aliym Olan Allah bilir ve yalnızca O’nun dediği olur. Selam ve dualarımızda…
Abi şöyle bir durumda mevcut.
scaparrotti,Barzani ziyareti ardından iran dış işlerinden cabiri ensari ve avrupa temsilcisi kati piri ve de en sonunda jeo biden.yav abi biz imparatorlar ligindeyiz eyvallahta.bu ligde kimlerle nasıl bir kümede top kosturuyoruz. anlaşılması gerçekten zor bugün Rusya dışişleri bakanı “endiseliyiz” yorumu ayrı bir kafa. Karışıklığı.sizin bu yorumlarınıza dayanarak.bir kalıpa oturtmak gerekirse sanırım yönümüzü doğduğumuz topraklara çevirmemiz daha sağlıklı. Yani ana asya
taraf olmak yada olmamak bütün mesele burda.bence yol tek bu yolu bir müddet kullanmalı.ancak yol ayrımına geldiğinde kendi yolunu seçmeli. yani bende ahmet abi gibi HAVET diyorum.ne hayır ne evet bir müddet havet demeli. cumhurbaşkanımızın baydın ile görüştürülmesine bile başından beri karşı çıktım. erdoğan mazlumların kurtarıcısı dini bütün dürüst bir lider. aynı zamanda çok iyi bir hatip erdoğanın bu saatten sonra görüşeceği kişi kraliçe olmalıdır.o da erdoğan isterse. bu protokol kuralları işletilmeli ve önemli konuları erdoğan olur olmaz her kişiyle görüşmemelidir.konunun muhatabı bellidir.oyunu oyun kurucuyla görüşmelidir. bunun dışında herkesle herşeyi görüşebilir. erdoğanın çevresindeki danışmanlarında bunu bir eksiklik olarak görüyorum.biz batıyı çok gözümüzde büyütüyoruz. konuyu istiklal marşımızın şairi mehmet akif’in ilk cümlesi ile bitirmek istiyorum KORKMA ! ihtiyacımız olan tek güç maneviyatımız.korkmadan geleceğe umutla bakmaktır. şair bir cümle ile herşeyi en başında en doğru şekilde açıklamıştır. KORKMA !