Twitter Soru-Cevap bölümümüzde sevgili Senceraslangiray ve Dogutayy’ın bir sorusu var.
NOT: DerinDunya (@www_DerinDunya) ve Ahmet Yozgat’ın (@a_yozgat) Twitter hesaplarından derlenmiştir.
https://twitter.com/www_DerinDunya/status/762540545277358080
Konumuz,
Kengeş Meclisi…
“Değerli Ahmet Yozgat abiciğim… Öncelikle bizi, bu platformda buluşturarak, değerli birikiminle bizlerin bilgi birikimini geliştirdiğin ve kardeşlerine yeni ufuklar açtığın için sana şükranlarımı sunarak başlamak istiyorum. Bugün derindunya.forum da ve derin dünya platformunda ilk günüm. Lakin uzun zamandır senin videolarının ve makalelerinin ağır takipçisiyim .Bir tarih kurdu olan bana, tarih algımı geliştirdiğini; ezoterik bilgileri öğrenmekteki arzuma bilmeden de olsa katkıda bulunduğunu belirtmek istiyorum. Ve sonu gelmez sorularımla seni, bu platformda biraz yoracağımı şimdiden itiraf etmekten kendimi alamıyorum.
İlk olarak videolarında ve makalelerinde sıkça adını duymaya alıştığımız İngojudik ve Almojudik ortaklığı ve ortaklığın planları merak alanımın içerisinde. Bu ortaklıklarca formatlanan yeni dünya düzeninde, bütün planların onların lehine yürüdüğünü görüyoruz. Fakat ben, senin bu İngojudik ve Almojudiklere karşı cephe açmış olduğunu sezinlediğim, şu Kengeş Meclisi hakkında bize, çok az bilgi verdiğini düşünüyorum. Senin tabirinle adı Kengeş Meclisi olan; benim, Oğuz Kağandan bugüne kadar gelmiş geçmiş kağan ve hanları seçen, Oğuz Han’ın evlatlarına ve torunlarına cihan kağanlığını müjdeleyen “Toy Meclisi” veyahut İhtiyarlar, Aksakallılar, Aksaçlılar Kurultayı olarak bildiğim teşkilatın, bugüne kadar geldiği nokta nedir? Şimdiye kadar nasıl adımlar atmıştır? Bundan sonraki adımları hangi doğrultuda olacaktır?
İki bin yıldır Çinlilerin , Moğolların , Haçlıların; en azından, dört yüz yıldır da Emperyalistlerin içlerine sızamadığı bu büyük meclis/bu büyük teşkilatın kimler tarafından yöneltildiği biliniyor mu?
Bilinen belli başlı faliyetleri nelerdir? Yetiştirdiği kahramanlar kimlerdir?
Bu ve buna benzer bazı bilgileri, çekinerek de olsa bizimle bir video formatında paylaşman konusundan sana ricalarımı iletiyorum. Yazımı da senin, her zamanki mottonla bitirelim diyorum. “Her şeyin doğrusunu Aliym olan Allah bilir.”
Yine kardeşlerimizden Sevgili dogutayy, senceraslangiray’ın bıraktığı yerden devam ediyor:
“Galiba bu konuda, her zaman es geçilecek. Görmezden ve bilinmezden gelinecek. Belki de ülke ve millet menfaatleri açısından böyle bir tercihi var forum yöneticilerinin? Zira söylendiği gibi burayı “Milliler gibi Gayri Milliler de izliyor.” Bu nedenle kimsenin işine gelmiyor bu konuda yorum ya da aciklama bırakmak. Ama en azından miadı dolmuş, bilinmesinde bir beis olmayan noktaların ortaya konması, bizlere aktarılması ricası ile…”
Evet! Doğrusu, kardeşlerime verebileceğim bilgi sınırlı.
İşte onları da yazıyorum buraya. İnşallah işlerine yarar! Merakları bir nebze dinmiş olur! Sevgili Sencergiray’a hoşgeldin diyebilmek için yazıyorum bu satırları. Tabi, eski dostlarımızdan Sevgili Dogutay’ın çizdiği çerçeve içerisinde, Doğu Türklerinin Kingeş, Batı Türklerinin Kengeş adını verdiği ve 12 asil, 12 yedek üyeden oluştuğu bilinen bu derin meclisin ikinci kuruluş döneminin Göktürk Kağanlığı zamanı olduğu ve “Yeni Kengeş”in kurallarını ve ideallerini belirleyen zatın, Vezir Bilge Tonyukuk olduğu gelen tarihi haberler arasında. Hemen söyleyelim: Göktürk Kağanlığının kuruluşu yuvarlak tarihle 550, tarih sahnesinden çekilişi ise 750 olarak bilinmekte.
- Ancak ilk Göktürk Kağanlığı 550-590 yılları arasında…
- Birinci Doğu Göktürk Kağanlığı 580-630 yılları arasında hüküm sürmekte…
- Arada, bir fetret devri yaşandığı biliniyor; 630-680 yılları arasında.
- İkinci Doğu Göktürk ya da Kutluk Kağanlığı 682-745 yılları arasında hüküm sürdüğü de kayıtlı tarihte.
- Uygurlar 745’te Ötüken’e girerek Göktürk Kağanlığına son veriyorlar.
Hemen kaydedelim: Sevgili Peygamberimiz, Kağanlığın kuruluşundan 20 yıl sonra dünyayı teşrif etmekte. Efendimizin ölümüne 2 kala kağanlık fetret/karmaşa aralığına girmiş. 4 Halifeden 20 sene sonra da çıkmış. Buraya ek olarak: Efendimizin döneminde Göktürk devletinde
- Dūlan Kağan’ın (588-600)…
- Kuimín Kağan’ın (600-609) Şĭbì Kağan’ın (609-619) Tūlì Kağan’ın (619-621)
- ve İllig Ḳaġan’ın 621-630 yılları arasında yöneticilik yaptığı bilinmekte.
- Ve ne yazık ki 630’da, Çin hanedanı Tanglar Doğu Kağanlığı’nı yıkıyorlar.
Efendimizin döneminde idarede kalan Batı Göktürk kağanları ise şöyle:
- İstemi Yabgu, (552-576)
- Tardu Yabgu/Ḳaġan, (576-603)
- Çüluo Kağan (603-611)
- Şeguì Kağan (611-618)
- Tǒng Yabġu Kağan (618-630)
Bundan sonrasında ülkede iç savaşın başladığı görülüyor. Ve devamında ÇinliTang Sülâlesi imparatorlarına bağlanıyorlar. Ve de öylece devam ediyor kağanların sıralaması:
Baġatur Küllüg Sìpí Kağan (630) ve Yipí Bölö Sì Yabġu Kağan (630-633) şeklinde…
Bu sıralamayı şunun için yaptık: Sözü edilen kağanlar döneminde, devlet, Arabistan’da olup bitenin farkındaydı.
Öyle ki “Şak-ul Kamer”e dair söylenceler olduğu bilinmekte.
Bunun gibi ayın iki parça olduğunun kaydının Çin ve hatta Hint kaynaklarında yer tuttuğunu söyleyen tarihçiler de bulunuyor. Hatta bazı kağanların, bölgeye araştırmacı-bahadırlar yolladığı da kayıtlar arasında. Ve ona bağlı olarak, daha ötesi, sahabe arasında Göktürklülerin olduğunu da söylüyor bazı tarihçiler.
Neyse geçelim. Göktürklülerin en mühim idarecileri ise Kağan Bilge, Yabgu Kültigin ve Vezir Tonyukuk.
Bilge Ḳaġan’ın hüküm sürdüğü yıllar: 715-730 arası… Kendisi için “O bir Nebi idi” iddiası da dolaşmakta.
Bu üç billge adam, birer taş kitabe yontarak günümüze ulaşmışlar. Orhun yazıtlarından söz ediyorum. Günümüzde; Orta Asya’da yapılan kazılarda pekçok yazıt ve kalıt bulundu. Bunlar; para, taş ve ağaç üzerine yazılan metinler. Bulunanlardan para ve taşlar üzerine yazılanlar,günümüze kadar geldi. Moğol, Çin ve Rus müzelerinde kayıtlı. İlk Türk abidelerinin, 6. Yy’da ortaya çıktığı anlaşılmakta.
Bunlardan en meşhurları “Bengü Anıtları, Orhun Yazıtları veya “Türük Bengü Taşları” da denen üç büyük yazıt. Taşlara oyulan bu yazıtlar; Bilge Kağan, Kül Tigin ve Vezir Bilge Tonyukuk adlarına dikilmiş. Yazıtların, bir takım gizeme sahip olduğu iddiası da bulunmakta. Bahismevzuu yazıtlar, kireç taşına yazıldığından zaman bozulmuş durumda. Bu yüzden bazı satırları ve birçok kelimeleri okunamaz halde gizemini koruyor. Kül Tigin kitabesi, içlerinde en az tahribata uğrayanı olarak biliniyor. Moğolistan sınırları içinde bu kitabeleri, devletimizin koruma altına aldığı da biliniyor.
Köktürk Kenğeş’i ile ilgili bilgileri bu yazıtlardan çıkarmak mümkün.
Konuyla ilgilenenlerin o yazıları okumalarında yarar olacak kanaatini taşıyoruz. Gelelim Kengeş’le ilgili birkaç açık bilgiye:
Göktürklerde derin stratejik kararlar devlet meclisi mahiyetindeki “Kenğeş Meclisi”nde alınırdı. Bu meclis, Göktürklerden sonra kurulan devletlerin derinliğinde de sürdü gitti. Kengeş’in, “ECDAT MAĞARASI” denilen korunaklı bir yerde toplandığı da biliniyor.Lakin bu mağaranın adresine dair bir bilgi yok tarihin elinde. Meclisin reisinin “AŞENA BOYU”ndan olduğu ve Aşenalı İhtiyarın eşitler arasında birincisi olduğu da bilgiler arasında. Aşena Boyunun, bir damar üzerinden Hz. Nuh’un oğlu Yafes ilintili olduğu da bilgimiz arasında. Yafes’in Nebi olma ihtimalı çok yüksek. Ve Türklerin arasında Yafes’in adı Olcay/ Olcayto Peygamber olarak geçmekte. Olcayto Peygamberin soyuna Kutalmışoğulları adı veriliyor. Kut ise Türk dilinde “Vahiy”e denk düşüyor. Konunun uzmanları; “Devlette hiçbir resmi görevi olmayan meclis ihtiyarları, mutad toplantılarında 1 yıllık, 10 yıllık, taktik kararlar ve 100 hatta 500-1000 yıllık stratejik kararlar almaktaydı” demekteler.
Meclisin en önemli işi “TAMGA VERMEK” olarak ortaya çıkıyor.
Nedir tamga vermek?
Bir kişinin ya da boyun, belli bir süre için yöneticiliğini tanımak ve bunun için bir “Yönetici Mührü” vermek olarak açıklana bilir. Mesela, muhtar mührü ya da belediyereisi mazbatası vermek gibi. Meclis “Tamga”yı verdiği gibi alıyor da… Yani hiç kimse, söz konusu meclisten azade ve onun fevkinde değil…
Kenğeş ihtiyarlarının Tamga vermek görevi, iki ana düzlemde yer tutmaktaydı.
Bir: Zaafiyete uğramış olan eski devletin yerine 12 Bozoklu Boylarından hangisinin devlet olacağını belirlemek…
İki: Devlet içinde, hangi Tigin/Şehzadenin kağan olacağına karar vermek.
İkinci görev, Göktürk kağanları içinde Toyun kağanın seçiminde belirgin olarak yaşandı. Kenğeş’in devletin derinliklerinde oynadığı büyük rolü gösteren en iyi olay ise 580’de taht değişikliği sırasında hayata geçti. Taspar Kağan, ölmeden önce kağan olarak Ta-lo-pien’i tayin etti. Bu karar, Kenğeş Toyunda onaylanmadı. Ve Tasparın ölümünün arkasından veliahtının kağanlığı tanınmadı. Çünkü Ta-lo-pien’in annesi Türk kızı değil bir Çin prensesiydi. Bu yüzden, Kenğeş tarafından İşbara tahta layık görülerek kağan seçildi. Bu olay, Göktürk kağanlarının, meclisin onayını almadan tahta geçemediğini ve devletin gelişmiş bir “tamgakağan hukuku”na sahip olduklarını göstermekte.
Son söz olarak: Konuyla ilgilenen kardeşlerimizin… Mesela senceraslangiray ve dogutayy’a şunu tavsiye ediyoruz. derindunyatv için çektiğimiz videomuza bir kez daha bakmalarını salık veriririz. Belki orada başka ipuçları da bulurlar. İnşallah, kardeşlerimin merakını bir nebze tatmin etmişizdir.
Her şeyin doğrusunu Aliym Olan bilir. Selam ve dualarımla…